Alaçam

Bir süredir Uludağ’ın göller bölgesini merak ediyorum. Yaz sonunda kuru ve güzel havalarda zaman bulamadığım için bugün hava yağışlı ve sisli de olsa gidebildiğim kadar ilerlerim diyerek sabah 08:15 de yola çıktım.

İzmit’den Gemlik’e kadar ahmak ıslatan şeklinde yağmur yağdı, Bursa’ya doğru hava kurudu. Kestel tabelasından ilerleyip ardından Alaçam köyüne ulaştım. Temiz, düzenli, hoş bir Bursa köyü.

İlk iş köy kahvesinde etrafı izlemek ve dinlenmek için kısa bir mola verdim.  Anadolu’da pek çok yerde köy kahvelerine uğradım ve hemen hepsinde Türk kahvesi içtim. Ancak burada kahve bulunmuyormuş, kahveyi işleten kişi “biz burada sadece çay içeriz” dedi. Ne yapalım, ben de çay içtim.

Alaçam’dan sonra asfalt bitiyor, toprak yol yer yer zorlu olabiliyor. YBR’nin jantları alaşım ve tubeless olduğu için dikkatli ve yavaş ilerledim.  Sert bir çarpmada jant eğilebilir ve lastiğin havası kaçabilir.

YBR asfaltta ilerlemek için hazırlanmış motosiklettir, bu yollar ona uygun değil. Şimdi asfalt bitince motosiklet değiştirme şansım yok, haliyle dikkatli olusam ve şartları zorlamadığım takdirde bir miktar ilerleyebilirim.

Enduro araca biniyorsunuz, yol dışı sürüş parkurunuza gelinceye kadar 150-200 km asfalt sürüş yapmanız gerekiyor, bu süreçte hızlı ve konforlu ilerleyemiyorsunuz, ardından asıl parkurunuza giriyor, keyifle ilerliyorsunuz taşların dalların üzerinde, sonra yine sizi 150-200 km sevimsiz bir yolculuk bekliyor. İşte YBR böyle durumlarda size pekçok yolda ortalama konfor sunarak ilerleme imkanı sunuyor. Yavaş elbette.

Yukarı çıktıkça yağmur hafiften kendini gösterdi. Islanan toprak, ağaçlar, dallar sonbaharın nefis renklerini gösterdi.

Zirveye 9 km kala (rakım 1.481 m) aşırı sisten ilerleyemez oldum, bu sebeple kuru bir havada yeniden gelmek için Yenişehir üzerinden dönüşe geçtim.

Körfez’e bakış

Karamürsel’e inerken seyir tepesinden Körfez’in görüntüsü çok ilginçti. Bulunduğum yerde yağmur yağmaktaydı, hava kapkara olmuştu ve aynı anda karşı sahilde hava aydınlıktı.

Merak ettiğim bir bölgeye giriş yaptım, kısa ve keyifli oldu. Açık bir havada zirve rotasını tamamlamak üzere, şimdilik bununla yetineceğim.

Ertuğrul Ortaç
13 Ekim 2018

%d blogcu bunu beğendi: